Son günlerde şehrimizde yabancı yatırımlar ve anlaşmalar çok sık telafuz edilir olmaya başladı.
Samsunumuzun ekonomik potansiyeli ve altyapısı gündeme geldiğinde “Pazarlara erişiminin uzaklığı , altyapısının olmadığı” gibi söylemlerle şehir kasıtlı olarak kategorize edilirken elin adamı dünyanın bir ucundan gelip Havza’ya yatırım yapabilmek için sözleşme imzalıyor.
Havza ve Merkez Organize Sanayi Bölgemiz , Yeni Sanayi Bölgemiz demiryolu ile limanlara ulaşabildiğimiz , Karadenize Kıyı Bulgaristan, Romanya, Ukrayna, Rusya, Gürcistan’a direk , boğazlar yolu ile dünyaya ulaşabileceğimiz bir konumda.
Sağlık Teşhis Tedavi , Eğitim Kurumları vb altyapıları yönünden belirli bir seviyeye gelmiş olan (Özellikle karayolu ve demiryolu yatırımları bekliyor) Samsunumuzun bugüne kadar yurt içi yatırımlarından yeterli payı alamamasının en büyük nedeni ; imalat sanayinin Marmara Havzasından çıkmak istememesi ve yatırımları bu orjinde yapmaya gayret etmesi ile Kamu yatırımlarında bölgesel çekişmeler ve siyasi tercihlerdir.
Pandemi ile birlikte değişen kurgu, güncellenen iş yapış biçimleri , özellikle yeni organize sanayi bölgesiyle bu nekaat döneminde dersini iyi çalışan Samsunumuzun dış yatırım çekebilmesinin önünü açıyor.
Siyasisinden , bürokratına süreç içerisinde bir sükunet hakim iken alttan alttan hummalı bir çalışma gözlerden kaçmıyor. Heyetler geliyor , heyetler gidiyor, TBMM’de Samsun Yeni OSB gündeme getiriliyor.
Bu tarz yatırımlar , birçok parametreninin analiz edildiği , yatırımcı ile idarenin birçok imtiyazı sözleşmeye bağladığı , en iyi sonuçları veren bölgenin seçildiği süreçlerdir.
Bu süreçler devam ederken rol çalabilmek , topluma mesaj verebilmek için yapılan popilist açıklamaların sürece faydası olmadığı gibi yatırımı çekebilmek isteyen bölgelerin dikkatini çekerek sürece olumsuz etki yapabileceği mümkündür.
Bundan on yıl öncesine gidildiğinde Samsunumuzda mevcut otellerin yeterli olduğunu iddia eden kişi ve kurumlar bugünlerde yapılan ulusal ve uluslararası organizasyonlar nedeniyle yer sıkıntısı yaşandığını söylemesi gibi , çok uluslu yatırımcıların ilimize yatırım yapması endüstriyel kültürümüzün gelişimine ve şehrin üretim katma değerine katkı sağlayacak, belirli gurupların şehre tahakkümünü engelleyecektir.
