Grafik tasarım ile tanıştığımda 14 yaşındaydım. Bilgisayar ile vakit geçirmeyi seven biri olarak bilgisayar da tasarım yapabilmek ve çizim yapabilmek o zaman beni çok cezbetmişti. Lise dönemi boyunca kendimi grafik tasarımda geliştirerek bunu meslek haline getirmeye karar verdim.
2008 yılında OMÜ Resim – İş Öğretmenliği bölümünü kazanıp Grafik Tasarım ana dalı seçtim. Böylece geleneksel ve dijital sanatlar alanlarında eğitimler alarak, çalışmalar gerçekleştirdim.
Dokuları hissedebilmek, farklı malzemeler ve sanat alanları tanımak her ne kadar geleneksel sanatların zenginliğini sunmuş olsa da bize aslında uzun yıllardır hayatımızda olan dijital sanatlar teknolojisinin gelişimi ve herkesin ulaşabilirliği sayesinde daha fazla hayatımızda yer edinmeye başladı.
Çocuklar ve gençler gerek kullanım pratikliği, gerekse bir sürü malzeme ile uğraşmadan sadece bir tablet ve program ile çizim yapabilmenin konforuna ulaşmak istiyor. Ama özellikle ebeveynlerin akılarında tek soru Dijital Sanatlar öğrenerek neler yapabileceğine dair soru işaretlerinin var olması.
Grafik tasarım ve dijital çizim öğrenen bir birey reklam alanlarında, endüstriyel tasarım, animasyon, hikaye kitabı resimleme, dijital tablolar, illüstrasyon sanatı gibi birçok alanda kendini geliştirebilir ve meslek edinebilir.
Günümüzde sosyal medya hesaplarının aktif kullanımı ile dijital sanatların erişilebilirlik açısından daha geniş çapta etkili olabildiği bir gerçek.
O zaman ne diyoruz…
Teknoloji çağında dijital sanatlar ile zamanı ve geleceği yakalıyoruz…
