Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İdris Yücel, kanserin çok hızlı artış gösterdiğini, 10 yıl sonra kanserin ölümcül hastalıklarda birinci sıraya gelebileceğini söyledi.
Medicana International Samsun Hastanesi ‘Dünya Kanser Günü’ nedeniyle farkındalık oluşturmak için etkinlik düzenledi. Hastanenin girişinde kurulan stantta vatandaşlara bilgilendirici broşürler dağıtıldı. Stant önünde ise hekimler açıklama yaptı.
“Artış çok hızlı gidiyor
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İdris Yücel, Kanserin ölüme neden hastalıklarda ikinci sırada olduğunu ifade ederek, “Birinci sırada kalp ve damar hastalıklar var. Artış çok hızlı gidiyor. Böyle giderse 10 yıl sonra kanserin birinci sıraya gelme ihtimali var. Kanser aslında gökten zembille inen bir hastalık değildir. Vücudumuzun ürettiği bir hastalıktır. Her dokudan kanser çıkabilir. İnsanın hücresinin kendi hücresine ihanetidir. Kanser hücresi zeki bir hücredir. Ölümsüzlüğü keşfetmiş bir hücredir. Kanserde tedaviler çok çeşitlidir. İlaç tedavileri, kemoterapi, radyasyon tedavisi, radyoterapi, hormon tedavileri, bağışıklık sistemini kullanarak yaptığımız tedaviler ve son zamanlarda halkında çok merak ettiği akıllı ilaçlar. Akıllı ilaçlar kemoterapi gibi hücreyi doğrudan doğruya öldürmüyor. Hücrenin biyolojisini bozuyor, hücrenin yaşaması için gerekli bir takım yolları bozarak hücrenin kendi kendini yok etmesini sağlıyor. Her türlü kanserde ayırt etmeksizin erken davranmak gerekiyor. Her şeyin başında sağlık yaşam sürmek önemlidir. Kişiler hareketsiz olmamalı, sağlıklı beslenme, yeşillikleri zengin beslenme, katkı maddesi kullanılmamış doğal besinlerle beslenme ve ailevi yatkınlık varsa mutlaka düzenli bir doktor kontrolü gerekiyor” dedi.
Ulusal kanser tanıma programlarının önemi
Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Özge Özdemir ise kanserde tarama programları ve erken tanının önemine değinerek şunları söyledi: “Kanser hem ülkemizde hem de dünya genelinde ciddi halk sağlığı olarak karşımıza çıkmaktadır. Kanser tanısı konulduğu zaman çözümsüz olarak düşünülmemesi gerekmektedir. Erken teşhis en önemli kritik değerdir. Kanserle mücadelede bilinçli ve güçlü bir toplum oluşturmak için tarama programlarının aksatılmaması, belirti ve risk faktörlerini tanıyarak kansere karşı birliktelikle dur diyebilmeliyiz. Bu amaçla ülkemizde yürütülen ulusal kanser tanıma programları ön plana çıkmaktadır. Bunlardan özellikle meme kanseri tarama testi 40 -69 yaşları arasında yıllık fizik muayene, 2 yılda 1 ise mamografi ile karşımıza çıkarak hastalara erken tanıda yol göstermektedir. İkinci olarak jinekolojik olarak rahim ağzı kanserleridir. Bunlarda da 30 ile 65 yaş arası kadınlarda mutlaka 5 yılda 1 HPV DNA testi ve simir testi ile beraber erken muayene önem arz etmektedir. Bunun yanında bağırsak kanserlerinde 50 – 70 yaş arası erkek ve kadınlarda mutlaka gaitada gizli kan ve 10 yılda bir kolonoskopi değerlendirmeyle beraber tanıma programları ön plana çıkmaktadır.”