SES İzmir’den, Çeşme’de ‘Barınamıyoruz’ Bornova’da ‘Geçinemiyoruz’ Eylemi!

ses-izmirden-cesmede-barinamiyoruz-bornovada-gecinemiyoruz-eylemi-gaL1mciG.jpg

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi, Çeşme Temsilciliği dün ve bugün iki ayrı eylem gerçekleştirerek memurun barınma ve geçim sıkıntısına dikkat çekti. SES Çeşme İlçe Temsilciliği ve SES İzmir Şubesi, Çeşme Alper Çizgekanat Devlet Hastanesi önünde ‘Barınamıyoruz’, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Poliklinik Girişinde de ‘Geçinemiyoruz’ eylemi gerçekleştirdi. SES İzmir, Çeşme’de, “Barınma Sorununa Çözüm Lojmandır’ Ege Üniversitesi’nde de ‘Sefalet Ücretini kabul etmiyoruz. Yoksulluk sınırının üzerinde temel ücret istiyoruz” diye seslendi.

Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA), Mayıs ayının sonunda ‘Çeşme’de ‘Kriz’ Patladı: Sağlıkçılar Barınamıyor, Mecburi İstikamet Köyler!’ başlıklı haberinde sağlık emekçilerinin sahil beldelerindeki yüksek kiralar nedeniyle geçinememesi konusunu gündeme getirmişti. SES İzmir Şubesi Eş Başkanı Nursel Yücesoy, BSHA’ya yaptığı açıklamada lojman taleplerini iletmişti.

SES İzmir: Kamu Emekçileri Barınamıyor, Geçinemiyor…! 

Sağlık emekçilerinin birincil sorunu ‘geçim derdi’ oldu. 2023 yılı temmuz ayı asgari ücretinin 11 bin 402 lira olarak açıklanmasının ardından sıra seçim sonrasına bırakılan memur zammına geldi. En düşük memur maaşının net 22 bin TL olacağı seçim öncesinde açıklanmıştı. Seçimlerin sona ermesiyle artan enflasyon nedeniyle memurlar 22 bin TL değil, yoksulluk sınırının üzerinde bir zam talebiyle meydanlardan sesini hükümete duyurmak için eylemlilik süreci başlattı.

Gelen Doktor ve Sağlık Emekçileri Barınamadığı İçin Gidiyor!

SES İzmir Şubesi Çeşme Alper Çizgekanat Devlet Hastanesi önünde gerçekleştirdikleri eylemde sağlık çalışanlarının sahil beldelerindeki kira fiyatları nedeniyle ‘barınamama’ sorununa dikkat çekti. Basın açıklamasında, Çeşme Devlet Hastanesi’nde yıllardır tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin beldeye atanıp sonra hızla geri dönme çabaları ile sonuçlanan değişim sirkülasyonu yaşandığına dikkat çekilerek, “Gelen doktor zorunlu hizmet süresini doldurup 1 yıl sonra gitmekte, sözleşmeli sağlık personeli mecburi hizmetini doldurup geri gitmektedir. Hastaneye atanan insanlar korkunç kira ücretleri ve hayat pahalılığından dolayı buraya gelmemeyi tercih ediyor ve maalesef bugün olan hizmet yarın olmayacak seviyeye geliyor. Bunun temel sebebi barınma sıkıntısından kaynaklanmaktadır. Aldığı maaşından fazlasını kiraya veren bir sağlık çalışanını burada tutamazsınız. Bir ay boyunca çalışmanın karşılığından fazlasını kiraya veren öğretmeni burada tutamazsınız. Aramızda uzun zamandır İzmir’de kirada oturup her gün 140 kilometreden fazla yol yapan sağlık ve sosyal hizmet emekçileri var. Yeni gelenlerden yıllık kira bedelini peşin ödemeye maruz kalmış arkadaşlarımız var. Çalışma koşullarımızın kötülüğü, yetersiz gelirimiz, işyerlerinde yaşanan mobbing ve baskı nedeniyle zaten gün geçtikçe bozulan fiziksel ve ruhsal sağlığımız yaşadığımız barınma sorunu nedeniyle katlanılamaz bir hal almıştır. Geçinme baskısı, mobbing, uzun ve yorucu çalışma saatleri nedeniyle özellikle işkolumuzda intihar olaylarında ya da kalp krizi vakalarında artış olduğunu hepimiz gözlemliyoruz. Üstüne birde barınma sorunu nedeniyle yaşanacak olumsuzlukları bile düşünmek istemiyoruz” denildi.

Çeşme’de Barınamayan Sağlıkçıların Bedeli Halka Yansıyor!

Basın açıklamasında, “Çeşme’ye atanan fakat ekonomik sıkıntıdan tutamadığınız çalışanların bedelini tüm Çeşme halkına personel eksikliği sonucu hizmet aksaması olarak yansımaktadır. Personel eksikliği hizmet yoksunluğu demektir. Hastanemizde Fizik tedavi polikliniğinin görevlendirme ile geçiştirilmesinin temel sebebi barınma sorunudur. 3 yıldır olmayan dermatoloji polikliniğinin sebebi maalesef yine barınma sorunu ile alakalıdır. Şunu çok iyi biliyoruz ki bu problem çözülürse eksik polikliniklerimizin tekrardan hizmete geçeceğidir. Ayrıca boş olan kadroların dolacağı istihdamın artacağıdır” cümlelerine yer verildi.

Sağlık Bakanı Koca’ya Seslendiler: Lojman İstiyoruz!

Çeşme Devlet Hastanesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında SES İzmir Şubesi, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya seslenerek şunları söyledi: “Tatil beldelerinde fahiş kira ücretlerini karşılayamıyoruz. Burada tatil değil hizmet için geldik. Talebimiz açık ve nettir. Barınma sorunumuzun çözülmesi için turistik bölgeler ile büyükşehirler başta olmak üzere sosyal konut projelerine ve lojman yapımlarına hız verilmelidir. Yeterli konut ve lojman yapılıncaya kadar barınma sorununu çözmek için kira yardımı güncel fiyatlar oranında verilmelidir. Elbette bunlarda kalıcı çözüm değildir. Nihai çözüm olarak; Temel ücretlerimizin yoksulluk sınırı üzerine çıkarılması gerekmektedir. Yoksulluk sınırı üzerine yapılan işin niteliği ve riski, eğitim durumu, hizmet yılı gibi kriterler ile temel ücret belirlenmelidir. Bunu elde edinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz.”

Kamu Emekçilerinin Maaş Talebi 35 Bin TL!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan dün en düşük memur maaşının net 22 bin TL olacağını açıkladı. Kamuda görevli sağlık emekçilerinin memur zammının yoksulluk sınırı olan 33 bin 752 TL’yi aştığını, en düşük memur maaşının 35-40 bin TL bandında olmasına yönelik taleplerini dile getiriyor. SES İzmir Şubesi bugün saat 12.30’da Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde ‘Sefalet Ücretini Kabul Etmiyoruz Yoksulluk Sınırının Üzerinde Temel Ücret İstiyoruz’ konulu bir basın açıklaması gerçekleştirdi. En düşük memur maaşının 35 bin TL ve üzerinde olması çağrısında bulunuldu.

Artık Bıçak Eti Çoktan Geçti Kemiğe Dayandı: 22 Bin TL Eridi!

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi önündeki eylemde sağlık emekçileri, “14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleri geride kaldı. Seçim sürecinde farklı gündemlerle perdelenmek istense de geçim derdimiz sürüyor. Zamlar, hayat pahalılığı, eriyen ücretlerimiz, maaşlarımız temel gündemimiz olmaya devam ediyor. Bilindiği üzere seçim yarışını kazanan mevcut iktidar seçim öncesinde bize çeşitli vaatlerde bulundu, sözler verdi. Yılın başında maaşlarımıza enflasyon farkı, toplu sözleşme zammı ve refah payı toplamı olarak yapılan %30’luk artış çoktan eridi. Diğer taraftan “en düşük memur maaşı 22 bin TL’yi bulacak” vaadi döviz kurunda son bir haftada yaşanan rekor atış ile daha şimdiden dolar cinsinden 200 dolar (%20) erimiştir. Döviz kurunun önümüzdeki günlerde daha da artacağını, dolayısıyla vaat edilen maaşların daha cebimize girmeden yeni zamlarla, enflasyonla eriyeceğini söylemek için kâhin olmaya gerek yoktur. Buradan yüksek sesle bir kez ifade ediyoruz. Temel tüketim maddelerine gelen zamlar katlanılabilir olmanın ötesine geçti. Doların yükselmesiyle tetiklenen zamlar, âdete iğneden ipliğe sağanağa dönüştü. Canımızı yakıyor. Ev kiraları kontrolsüz bir hızla yükseliyor. Ulusal basında da görüldüğü gibi Sağlık emekçileri aldığı ücretin üç birini hatta bazen yarısını kiraya veriyor. Oysa elimize geçen ücretler her gün değersizleşiyor. Artık bıçak eti çoktan geçti kemiğe dayandı. Patronların ve sermayenin yarattığı krizi hayatımızı aç geçirerek ödemek istemiyoruz” şeklinde tepkilerini dile getirdi.

Taleplerimiz Gerçekleşinceye Kadar Mücadele Edeceğiz!

Basın açıklamasında sağlıkçılar, “Türkiye’nin bir asgari ücretliler ülkesine dönüştürüldüğü, her iki kişiden birine açlık sınırının 2 bin 500 TL altında kalan bir asgari ücretin reva görüldüğü koşullar değiştirilemeden maaşlarımızın sadece seçim dönemlerinde artırılması çözüm değildir. Kalıcı çözüm en düşük kamu emekçisi maaşını hemen eş ve çocuk yardımı kalemlerinde kira yardımı, yakacak yardımı gibi sosyal yardımlarda yapılacak artışlarla 35 bin TL’ye ulaşan yoksulluk sınırının üzerine çıkarmaktan, zam görüşmeleri yeni başlayan asgari ücreti de açlık sınırının altından insanca yaşamaya yetecek bir seviyeye çıkarmaktan geçmektedir. Öte yandan onlarca yandaş ve etkisiz sendikanın ortasında kafası karışan sağlık emekçilerine sesleniyoruz. Bu kadar büyük bir krizde bile hala istikrar diyerek bu tabloya ortak olan sözde sendikaları, yapay ayrımlar yaratarak emekçileri bölen tüm sendikamsı yapılara yol vermenin ve SES’te birleşmenin zamanı. Gelin hep birlikte insanca yaşamanın ve çalışmanın mücadelesini verelim. Artık gerçek anlamda bir mücadeleden ve birleşmekten başka yolumuz yok. Yine seçimden önce “bedava doğalgaz” müjdesi verildi. Ama daha on gün önce bu müjdenin enflasyonu düşük göstermek için TÜİK’in sepet oyununa meze edilmesi, faturanın ücretlilere kesilmesi gibi bir hileye tanık olduk. Bu nedenle seçim öncesi verilen sözlerin yerine getirilmesine ilişkin süreç iktidarın tek taraflı belirlemelerine, insafına bırakılamayacak kadar önemli bir süreçtir. SES ve KESK olarak taleplerimiz gerçekleşinceye kadar için mücadele edeceğimizi ve sürecin yakın takipçisi olacağımızı buradan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine ilan ediyoruz” diyerek taleplerini sıraladı.

Sağlık Emekçilerinin Acil Talepleri Şöyle Sıralandı:

  • Yoksulluk sınırının üstünde emekliliğe yansıyan temel ücret
  • 3600 ek göstergenin birinci dereceye yükselen tüm kamu emekçilerini ayrımsız kapsamasının sağlanması,
  • Mülakatın kamuya alımda ve görevde yükselmede tamamen kaldırılması,
  • Kiracı olan veya hali hazırda ev kredisi ödemekte olan tüm kamu emekçilerine kira yardımı verilmesidir. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
Exit mobile version