Berkay YILDIZ/SAMSUN, (DHA)–SAMSUN’da Kültür Yolu Festivali kapsamında; Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ‘Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı’ ünvanı verilen ve Bafra Mehmet Yıldız Halk Eğitimi Merkezi’nde usta öğretici olarak misyon yapan Nuran Güngör (56), Samsun Kent Müzesi’nde vatandaşlara zembil yapımını uygulamalı olarak anlattı.
Samsun’da 21-29 Haziran tarihleri arasında düzenlenen Kültür Yolu Festivali kapsamında, Bafra’nın 300 yıllık el sanatları geleneği olan zembil, usta öğretici Nuran Güngör tarafından Samsun Kent Müzesi’nde vatandaşlara tanıtılıyor. Zembil geleneğini Samsun’da yaşatmaya devam ederek birçok eser ürettiklerini söyleyen Nuran Güngör, “Biz zembili kendi klasik formunun dışına çıkararak modern ürünler üretmeye başladık. Plaj çantaları yapıyoruz, küçük objeler ve mumluklar çalışıyoruz. Bafra’nın lokum ve nokulu gibi yöresel lezzetleri için kutular hazırlıyor, bu kutuların içine zembili yerleştirerek hem lezzetlerimizi hem de el sanatımızı birlikte tanıtıyoruz. Kalemlikler ve lambaderler de üretiyoruz” diye konuştu.
‘ZEMBİL İLE 600 YILLIK GELENEĞİ BİR ARAYA GETİRDİK’
Zembil ve üretimiyle ilgili Nuran Güngör, şu bilgileri verdi: “Zembil, 300 yıl öncesinde poşetlerin olmadığı periyotlarda pazar taşıma aracı olarak kullanılmış. Birebir vakitte çamaşır selesi, çorap selesi olarak üretilmiş, ojeler ve süs eşyaları üzere birçok hedefle da değerlendirilmiş. Zembil dediğimiz eser, mısır yeleği ve kındırıdan oluşur. Kındıra, Kızılırmak Deltası’nda yetişen sazgillerden biri olan özel bir maddedir. Zamanında kesimi yapılır, kuru ve nemsiz bir ortamda saklanır. Mısır yeleği ise mayıs ile ekim ayları arasında ekilen mısırlardan elde edilir, ekim ayında hasadı yapılır ve yine kuru ortamda muhafaza edilir. Biz bu iki malzemeyi hazır hale getirip, kış döneminde açılan kurslarımızda öğrencilerimizle buluşturuyoruz. Aslında zembil bir objenin adıdır ve tam anlamıyla bitkisel örücülüktür. Bu yıl ayrıca Bafra’nın 600 yıllık sele sepet geleneğiyle zembili birleştirdik. Ramazan ayının 15’inci gecesi çocukların kandillerle konutları dolaşıp şeker topladıkları geleneği yaşatırken, şeker kutularını da zembilden yaptık. Çocuklar bu kutularla mesken ziyaretleri yaptı. Böylelikle hem bitkisel örücülükte zembil çalıştık hem de iki değerli geleneğimizi bir ortaya getirerek farkındalık oluşturduk. Bunun da haklı gururunu yaşıyoruz.” (DHA)